Yükleniyor, lütfen bekleyiniz.

Çocuklarla Koronavirüsü Konuşmak

Çocuklarla Koronavirüsü Konuşmak
Son günlerde ülkemizde korona virüsünden kaynaklı vaka sayılarının artışı, eğitim ve öğretime ara verilmesi ve beraberinde gelen birçok tedbir yöntemleri, ‘alıştığımız ve kendi halinde giden’ hayat akışımızı bir anda değiştirmiştir. Ani ve beklenmedik şekilde kapımızı çalmış, sıradan gördüğümüz günlük rutinlerimizde (sarılma, dışarı çıkma, toplu taşıma araçlarını kullanma, okul veya işe gitme) zorunlu değişiklikler yapmamıza neden olmuştur. Kişinin yaşamını tehdit eden bir unsurla karşılaştığını algılaması, bedensel bir tehdide maruz kalması veya buna şahit olması sebebiyle aşırı derecede korku, kaygı ve çaresizlik duyguları hissetmesi stresli hatta travmatik bir yaşantı olabilir. Bu sürecin bütün bireyleri etkileyeceği tartışmasız bir gerçektir. Bunun yanı sıra gözden kaçmaması ve hassasiyetle üzerinde durulması gereken gruplardan biri de çocuklardır. Çocuklarla ilgili genel bilgiler:
  • Çocuklar iyi kayıt tutan gözlemcilerdir. Çevresinde gerçekleşen bu stresli yaşam olaylarından etkilenmesi çok olağan bir durumdur. Çünkü kaygı ve korku bulaşıcı olabilir.
  • Her çocuk stresli yaşam olayına aynı şekilde tepki vermeyebilir. Bazı çocuklar hiç ilgisi yokmuş gibi davranış sergilerken, bazı çocukların sürekli bu konu hakkında soru sorduğunu gözlemleyebiliriz. İlgisiz davranışlar sergilemesi çocuğun bu durumdan etkilenmediğini göstermez bilakis bu yaşantıya farklı bir tepki verdiğinin göstergesi olabilir.
  • Çocukların stresli bir yaşam olayına verdikleri farklı tepkiler mizaçları ve bilişsel gelişim düzeyleriyle ilişkili olabilir.
Artık hemen hemen bütün sohbetlerimizi kaplayan, televizyon kanallarında ismi eksik olmayan ve sosyal medyada sürekli hakkında son dakika haberlerinin paylaşıldığı küresel korku ve kaygı oluşturan virüse karşı bu süreçte çocuğumuza nasıl yaklaşacağımıza yönelik aşamaları aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz. 1. Adım: Çocuğunuza ilk önce ‘korona virüs’ denince ne anladıklarını sorun.
  • ‘Çocuğunuz bu konuda ne biliyor, hangi bilgilere sahip, zihninde nasıl bir bağlantı ile bu süreci anlamlandırmış?’
  • Bildiklerinden ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış? Bunları tespit edin.
  • Doğru bilgileri destekleyip, yanlış bilgileri düzeltin. Düzeltme sırasında verdiğiniz bilgiler, çocuğunuzun yaşı ve zihinsel gelişim evresine uygun olsun. Yaşına uygun yeterli bilgiler verin, bütün bir süreci anlamlandırmasını beklemeyin.
2. Adım: Çocuğunuzun kendi bakış açısından anlattıkları üzerine neler hissettiğini ifade etmesini isteyin.
  • ‘Peki bu durum ona nasıl hissettiriyor? İçinden ne geçiyor’ bu şekilde ne hissettiğini açıklamasına alan tanıyarak, korku ve kaygılarını dile dökmesi ve paylaşması için yüreklendirin.
  • Bazı çocuklar duygularını paylaşma noktasında daha başarılıdırlar. Korona virüsü hakkında ne bildiğini öğrendikten sonra ne hissettiğini konuşmanız faydalı olacaktır. Özellikle 6 yaşından küçük çocuklar “hissin” ne olduğunu bilmeyebilirler. Bu nedenle, soruyu “İçinden ne geçiyor?” şeklinde de sorabilirsiniz.
3. Adım: Virüsün nasıl kontrol altında tutulabileceğini konuşmak.
  • Çocuklar yaşadıkları korku ve kaygı ile birlikte çaresizlik hissedebilirler. Bu noktada kontrolümüzde olan durumları anlatmak çocuklar için rahatlatıcı bir etki sağlayabilir. Örneğin, ‘Virüsün bulaşmasını ve yayılmasını nasıl engelleyebiliriz?’ konusu üzerine konuşabilirsiniz. Özellikle hijyen kurallarını hatırlatıp, neyi neden yapması gerektiği ile ilgili yaşına uygun düzeyde açıklamalar yapabilirsiniz.
Bu dönemde rutinlerinizin devam etmesi hem siz hem de çocuğunuz için çok kıymetlidir. Bu bağlamda uyku düzeni ve yemek saatlerinizin olabildiğince korona virüsü öncesindeki dönem gibi devam etmesine gayret edebilirsiniz. Çocuğunuzun ilgisini ve zevklerini göz önünde bulundurarak evde bazı etkinlikler yapabilirsiniz. Mutfakta size yardım etmesini isteyerek beraber kek/kurabiye yapabilirsiniz, resim veya müziğe ilgisi varsa bu etkinliklere zaman ayırabilirsiniz. Beraber bir hikaye okuyup üzerine konuşabilir, canlandırma yapabilirsiniz. Yaşına uygun kutu oyunları edinip ailecek bir oyun saati oluşturabilirsiniz. Çocuğunuzun kaygı ve korkularının yoğunluğu ve süresinin arttığını, uyku ve iştah sorunlarına yol açtığını ve eski haline göre yaşam kalitesinin düştüğünü gözlemlerseniz zaman kaybetmeden bir ruh sağlığı uzmanına başvurun.  
Fotoğraflar